Türk Silahlı Kuvvetleri'nde Devre Arkadaşlıkları ve Şehitlik Anıları

Blog Image
Türk Silahlı Kuvvetleri'nde görev yapan askerlerin devre arkadaşlıkları ve şehitlik anıları, geçmişin izlerini taşımaktadır. Emekli Albay Murat Tulga'nın anıları, bu bağların önemini vurgulamaktadır.

Türk Silahlı Kuvvetleri'nde Devre Arkadaşlıkları ve Şehitlik Anıları

*Türk Silahlı Kuvvetleri’nde görev yapan askerler, mezuniyet sonrası birbirlerine “devrem” der. Bu bağ, geçmişin hatıralarıyla doludur.* Mezuniyet sonrası bastırılan yıllık, öğrencilik döneminin en önemli hatırasını oluşturur. Emekli olduktan sonra, geçmişe dönüp bakıldığında, şehit olan arkadaşların fotoğrafları ve yıllıkta yazılanlar gözleri doldurur. Bu anılar, askerlerin yaşamlarının önemli bir parçasıdır.

Özellikle şehit olan arkadaşların anıları, duygusal bir bağ oluşturur. Zahit Binbaşı'nın yıllığında, şehit arkadaşlarının fotoğraflarının altına yazdığı tarihler ve yerler, bu bağın somut bir örneğidir. Arkadaşlarının kabirlerini ziyaret etmek, onlara dua etmek, bu anıların yaşatılmasına katkı sağlar. Bu tür anılar, askerlerin birbirlerine olan bağlılıklarını güçlendirir.

Şehitlik ve Anılar

Şehit olan arkadaşların anıları, Türk Silahlı Kuvvetleri’nde görev yapanlar için büyük bir anlam taşır. Emekli Albay Murat Tulga, 1985 devresinden şehit olan arkadaşlarının isimlerini ve rütbelerini bir listeye yazmıştır. Ancak, bu listeye sığmayan birçok isim bulunmaktadır. Bu durum, o dönemde yaşanan kayıpların büyüklüğünü gösterir.

1985 devresinin ilk şehidi Jandarma Üsteğmen Ruşen Ülker, devrenin kayıplarını simgeler. Tulga, “Onun şehit olduğu haberi, 1985 devresinde bomba gibi patlamıştı” diyerek, bu kaybın etkisini vurgular. Şehitlerin çoğu, mesleklerinin başında kaybedilmiş, bu durum askerlerin moralini derinden etkilemiştir.

Görüşmeler ve Belirsizlikler

Emekli Albay Murat Tulga, günümüzdeki gelişmelerle ilgili endişelerini dile getirir. Terör örgütünün silah bırakma açıklaması önemli olsa da, bunun denetimi ve ne kadar silah bırakılacağı belirsizdir. Bu durum, Türk Silahlı Kuvvetleri için büyük bir travma yaratmaktadır.

Görüşmelerin kapalı kapılar ardında yürütülmesi, askerler arasında tedirginlik yaratmaktadır. Anayasa ile ilgili tavizler verilmesi ihtimali, endişeleri artırmaktadır. Bu belirsizlikler, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin geçmişteki mücadelelerini sorgulatmaktadır.

Şehit Ailelerinin Duyguları

Şehit ailelerinin yaşadığı travmalar, bu süreçte göz ardı edilmemelidir. Murat Tulga, “Şimdi, şehit ailelerine ne söylenecek?” diyerek, bu insanların yaşadığı acıyı dile getirir. Terör örgütünün silah bırakması, şehit ailelerinin duygularını nasıl etkileyecektir?

Çözüm sürecinin, terör örgütünün başını ortaya çıkarıp silah bırakmakla değil, terörü ülke gündeminden çıkarmakla sağlanması gerektiği vurgulanmaktadır. Bu, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin ve şehit ailelerinin beklentisidir.