Kartalkaya Yangını: İhmaller ve Z Kuşağının Gelecek Vizyonu

Blog Image
Kartalkaya'daki otel yangını, ihmaller zincirini gözler önüne serdi. Z kuşağı ise geleneksel yöneticilikten kaçınıyor. Bu yazıda, her iki konunun detayları ele alınıyor.

Kartalkaya Yangını: İhmaller ve Z Kuşağının Gelecek Vizyonu

Kartalkaya’nın karla kaplı tepelerinde, bir otelde uyuyan insanlar, sabaha karşı alevler yükseldi. Rüya, bir anda kabusa döndü. 12 katlı otel, ahşap yapısıyla dikkat çekiyordu. Ancak, yangın alarmı bile yoktu. Güvenlik, sadece bir tabeladan ibaretti. Alevler yükselirken insanlar feryat etti: “Burada güvenlik yok!” Bu olay, denetimsizlik ve sorumsuzluğun bir kez daha kurbanı oldu.

Yangında 76 kişi hayatını kaybetti. Her biri, kendi hikayesini geride bıraktı. Kim bilir, hangi hayalleri vardı? Bu trajedi, Türkiye’deki felaketlerin bir başka örneği olarak kayıtlara geçti. Yangın sonrası sorular sorulmaya başlandı: “Bu otel nasıl çalıştı?” “Kim izin verdi?” “Yangın merdiveni neden yetersizdi?” Ancak, her zamanki gibi yanıtlar sessizliğe gömüldü.

İhmaller Zinciri ve Yangın Sonrası Tepkiler

Yangın, sadece bir otelin değil, aynı zamanda toplumun vicdanının da yanmasına neden oldu. “İnsan hayatı bu kadar mı ucuz?” sorusu akıllarda yankılandı. Kaç canın daha gitmesi gerekiyor ki sorumluluk alınsın? Bu olay, geçmişte yaşanan felaketlerin bir tekrarıydı. Her felakette olduğu gibi, unutma süreci başladı. Ancak bu yangın, vicdanlarımızda sönmeyecek bir alev bıraktı.

Güzel bir kış tatili, şimdi siyah küllerle kaplı. “Biz kırk kere yandık, hâlâ külümüzden utanmadık” diyen Can Yücel’in sözleri, bu durumu özetliyor. 76 insanın külleri, vicdanlarımızın üstüne çökmüş durumda. Her felaketten sonra olduğu gibi, sorumsuzlukla baş başa kalıyoruz. Belki bir gün değişiriz ama bugün değil.

Z Kuşağının Yeni Vizyonu

Yangın sonrası düşünceler, Z kuşağının kariyer anlayışına yöneldi. “Z kuşağı neden orta düzey yöneticilik işlerinden kaçınıyor?” sorusu gündeme geldi. Geleneksel hiyerarşi, artık geçerli değil. Z kuşağı, bu basamağı atlamak istediklerini belirtiyor. Orta düzey yöneticilik, hiyerarşik piramidin en sıkışık noktası olarak görülüyor.

Robert Walters’ın araştırmasına göre, Z kuşağının yüzde 69’u orta düzey yöneticiliği yüksek stresli ve düşük ödüllü buluyor. Yüzde 18’i karar alma gücünden yoksun olduğunu düşünüyor. Z kuşağı, “Bu oyunun bir parçası olmayacağız” diyerek, geleneksel yapıyı sorguluyor. Onlar için kariyer, bir basamaklar dizisi değil; kendi hikâyelerini yazabilecekleri bir yolculuk.

Geleceğin Çalışma Anlayışı

Meta’nın patronu Mark Zuckerberg, orta kademe yöneticilere açık bir mesaj göndermişti. “Sadece yöneticilerin yöneticileri yönettiği bir yapı istemiyorum.” Teknoloji devleri, orta düzey yöneticileri hızla azaltmaya başladı. Z kuşağı, bu pozisyonların gereksiz bir katman olduğunu düşünüyor. “Geleneksel hiyerarşi artık geçerli değil” diyorlar.

Z kuşağı, esneklik ve özerklik istiyor. Çalışma saatlerini değil, sonuçları konuşmak istiyorlar. Kişisel gelişim arayışındalar. Euronews’teki verilere göre, Z kuşağının yüzde 72’si yöneticilik rolü yerine kişisel gelişime odaklanmak istiyor. Bu kuşak, anlamlı bir hayat talep ediyor ve kariyerlerini kendi hikâyeleri olarak görüyor.