ABD merkezli The New York Times gazetesi, İsrail'in Husilere karşı verdiği mücadelede zorluklar yaşadığına dair haber yaptı. Husilerin, yıllarca çoğu İsraillinin varlığından haberdar olmadığı bir düşman olduğu belirtildi. Son zamanlarda, Yemen'deki İran destekli grup bir dizi saldırı düzenlemesiyle İsrailliler geceleri uyuyamaz hale geldi. Husilerin Gazze'de Hamas'la dayanışma içinde İsrail'e yönelik saldırıları, durumu daha da karmaşık hale getirdi.
Husilerin, neredeyse her gece İsrail'e balistik füze fırlatması, İsrail'in güvenlik endişelerini artırdı. Bu durum, İsrail'in askeri stratejilerini gözden geçirmesine neden oldu. Husilerin saldırıları, İsrail'in güvenlik teşkilatının Yemen'deki durumu yeterince değerlendirememesiyle birleşince, zorluklar daha da belirginleşti.
Husiler, Gazze'de Hamas'la dayanışma içinde aylarca füze ve insansız hava aracı (İHA) fırlatmalarının ardından, son zamanlarda Siyonistlere karşı saldırılarını yoğunlaştırdı. Geçtiğimiz hafta neredeyse her gece İsrail'e balistik füze fırlatmaları, İsrail'in güvenlik stratejilerini sorgulamasına yol açtı. Bu durum, Husilerin kararlılığını ve saldırılarını artırma isteğini gösteriyor.
Husilerin bu saldırıları, sadece askeri bir tehdit değil, aynı zamanda psikolojik bir savaş olarak da değerlendiriliyor. İsraillilerin, bu saldırılar nedeniyle yaşadığı kaygı ve belirsizlik, toplumda büyük bir etki yaratıyor. Husilerin bu tür eylemleri, uluslararası alanda da dikkat çekiyor.
Husilerin, İsrail'in Yemen'de gerçekleştirdiği saldırılara rağmen kararlılıkla hareket ettiği bildirildi. Suudi Arabistan liderliğindeki koalisyonun bombardımanına, Yemen'deki diğer silahlı grupların baskısına ve ABD ile İngiliz saldırılarına karşı direniş sergiliyorlar. Bu durum, Husilerin dayanıklılığını ve kararlılığını ortaya koyuyor.
Husilerin, uluslararası baskılara rağmen mücadelesini sürdürmesi, bölgedeki dengeleri etkileyen önemli bir faktör haline geldi. Uzmanlar, Husilerin bu direnişinin, bölgedeki diğer gruplara da ilham verebileceğini ifade ediyor. Bu durum, bölgedeki çatışmaların daha da derinleşmesine yol açabilir.
Analistler, İsrail'in Husi liderlerinin ve silah depolarının nerede olduğuna dair istihbarat eksikliğiyle karşı karşıya kaldığını bildirdi. Uzmanlar, İsrail'in güvenlik teşkilatının Yemen'e öncelik vermediğini ve Husiler hakkında istihbarat toplamak için çaba harcamadığını aktardı. Bu durum, İsrail'in Husi liderlerini hedef almasını zorlaştırıyor.
Geçtiğimiz günlerde, İsrail Savunma Bakanı Israel Katz, Husi liderlerini avlayacağına söz verdi. Ancak analistler, İsrail'in Husi liderlerinin nerede olduğunu bilmediğini ve bilseydi muhtemelen onları çoktan öldürmüş olacağını ifade etti. Bu durum, İsrail'in stratejik planlamasında önemli bir eksiklik olarak değerlendiriliyor.
Yemen'de İran'ın desteklediği Husiler, İsrail'in Gazze'deki saldırılarına tepki gerekçesiyle 31 Ekim 2023'ten bu yana Yemen açıklarında İsrailli şirketlere bağlı ticari gemilere el koyuyor. Husilerin bu eylemleri, bölgedeki deniz ticaretini olumsuz etkiliyor. Bazı gemicilik şirketleri, Kızıldeniz'deki seferlerini durdurma kararı aldı.
Husilerin, insansız hava araçları ve füzelerle gerçekleştirdiği saldırılar, uluslararası deniz ticaret güvenliğini tehdit ediyor. Bu durum, bölgedeki ülkelerin güvenlik önlemlerini artırmasına neden oluyor. Husilerin bu tür eylemleri, uluslararası alanda da tartışmalara yol açıyor.
ABD, küresel deniz ticareti güvenliğinin tehlikeye girdiği gerekçesiyle 18 Aralık 2023'te bir grup ülkenin katılımıyla Husi güçlerine karşı 'Refah Muhafızı Operasyonu' adında çok uluslu 'deniz görev gücü' oluşturulduğunu açıkladı. Bu durum, uluslararası işbirliğinin önemini bir kez daha gözler önüne seriyor.
ABD ve İngiltere'nin, Yemen'de kontrollerinde bulunan bölgelere saldırısı üzerine Husiler, bu iki ülkenin tüm gemilerini hedef alacağını duyurdu. Bu açıklama, bölgedeki gerilimi artırabilir. Husilerin bu tür tehditleri, uluslararası güvenlik dinamiklerini etkileyebilir.